KISKAÇ

Yaklaşmaya ramak kala uzaklaşıyorum çoğu varış noktasından. Elimi uzatsam dokunuverecekmişim gibi olan o köklü ağaçların gövdesini kendime yuva yapamıyorum. Sanki hep bir başkasına sığınak olup duruyorum. Bir zaman geçiyor sonra, ve bu geçen vakit; başkalarına koruyuculuk ederken kendime bir gölge bulamamak gerçeğiyle yüzleştiriyor beni. 
    Kulağımda anı'lar çınlıyor belli belirsiz. Hüzzama dönüştürmemek için tasalarımı bir hayli çabalıyorum. İnsan, diyorum; her istediğini yapamaz bu doğru. Ama gönülden istediğini yapmak için koşullarını o dileğine yaklaştırabilir. 
Ben, bazen, beklenti ile gerçekçiliği birbirinden uzaklaştırdığımı çok geç fark ediyorum.
Yine de tek bir surette son buluyor tüm adımlayışlarım. Varamayışlardan bir kalkan kuşanıp kaldığım yerde duraklamaya devam ediyorum. Ve artık karanlık odalardan çıkmamam gerektiğini biliyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SİLİK ÇİZGİ

HIŞIRTIYI ÇIKARAN KİM?

BİLİNDİK BİR ÇAĞRI