ARDINDAKİ NAĞME
Yine yineleniyor avucumda bir buruk türkü. Dilime dolanırken içimi boşaltıyor sızılı nağmeler. Ardından; insan, insanın arayışıdır, diyor birisi. Sesime uzaklardan bir yankı gibi çarpan haykırışla birdenbire lâl oluveriyorum.
Çerçeveletmek istiyorum beni bana getirirken, ona emanet eden tüm heceleri. Bağlandığı yerde kabuklaşan bir yara olmaktan kurtarıyor beni bu sesleniş.
Arayan arayışın neresinde durur diye düşünüyorum epeyce bir vakit. Aranan arayışa mı yoksa arayana mı meftun anlamaya çalışıyorum. Her kesişimin ortak nokta oluşturmadığını hayret etmeden gözlemliyorum. Gördüklerim göreceklerime perde olurken, gökyüzünün uğultusuna teslim ediyorum içimdeki tüm emanetleri. . .